İdari Yargı Nedir
İdari yargı, genel bir ifade ile idarenin idari eylem ve işlemlere karşı vatandaşların yargı yoluna başvurduğu yargılama kolunu ifade etmektedir. İdarenin yapmış olduğu eylem ve işlemlere karşı açılacak iptal ve tam yargı davaları idari yargının yetki ve görev alanı içerisine giren idari dava türleridir. İdari yargı teşkilatı Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinden oluşmaktadır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu, Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinin görevine giren uyuşmazlıkların çözümünde uygulanacak yargılama usul hükümlerini düzenlemektedir.
İdari Yargıda Dava Türleri
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu, idari dava türlerini aşağıdaki şekilde belirlemektedir:
- İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,
- İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,
- Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.
İdari Yargı Yetkisinin Sınırları
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu, idari yargının yetkisinin, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlı olduğunu belirtmektedir. Buna göre, idari mahkemeler; idari eylem ve işlemlere ilişkin yerindelik denetimi yapamazlar. İdari mahkemeler, yürütme organının görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler.
2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu (İYUK)
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu, idari davaların açılması, dava açılmadan önce takip edilecek idari yollara ilişkin usul ve kurallar ve davaların görülmesine ilişkin hükümleri içermektedir. Ayrıca, idari mahkemelerin kararlarına karşı başvurulacak kanun yolları ve usuller de 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu’nda yer almaktadır. 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu’na göre idari yargılamada yazılılık usulü esastır. Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare mahkemeleri ve vergi mahkemelerinde kural olarak yazılı yargılama usulü uygulanır ve inceleme evrak üzerinde yapılır. Ancak, 2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu’nda düzenlenen hükümler çerçevesinde idari yargıda duruşma yapılması da mümkündür.
2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu’na göre idari yargılamada re’sen inceleme ilkesi geçerlidir. Danıştay, bölge idare mahkemeleri ile idare ve vergi mahkemeleri, bakmakta oldukları davalara ait her türlü incelemeyi kendiliğinden yapar.Mahkemeler belirlenen süre içinde lüzum gördükleri evrakın gönderilmesini ve her türlü bilgilerin verilmesini taraflardan ve ilgili diğer yerlerden isteyebilirler. Bu husustaki kararların, ilgililerce, süresi içinde yerine getirilmesi mecburidir. Haklı sebeplerin bulunması halinde bu süre, bir defaya mahsus olmak üzere uzatılabilir. Taraflardan biri mahkemenin ara kararının icaplarını yerine getirmediği takdirde, bu durumun verilecek karar üzerindeki etkisi mahkemece önceden takdir edilir ve ara kararında bu husus ayrıca belirtilir.